Android Programlama, Android cihazlara Rom ve Root Atma ve daha fazlası için...

Robotik Çalışmalarımızı burada bulabilirsiniz...

Elektronik projelerimize bu bölümden ulaşabilirsiniz...

Yazılım konusunda yazılmış tüm yazılara buradan ulaşabilirsiniz...

Dünyadaki gelişmelerden haberdar olun...

Mayın Dedektörümüzü de Yaptık


          Hepimizin bildiği üzere ülkemizin başında bulunan terör sorunuyla bugüne kadar bir çok canımızı şehit verdik. Yapılan haince saldırılar, tuzaklanan bombalar ve mayınlar yüzünden günlerce ağladık. Terörle mücadele de kullanılacak alet, silah ve cihazları üretebilecek kapasitemiz ve imkanlarımız olmasına rağmen dışa bağımlı bir ülkeydik. Çünkü küresel düzen bunu gerektiyordu. Üretimi engellemek, sanayiyi izole etmek. İnsansız hava aracı, kara aracı, tank, silah kısacası bu alanda kullanılan her şey de bağımlı olmak bazı kesimlerin hedefiydi. Üretemeyen bağımlı bir ülke. Ama biz biliyoruz ki bunu yapacak gücümüz var. Ülke olarak değilde kişisel olarak bakarsak, şu an da bu durumu değiştirecek gücümüz olmasa da inancımız tam. Ve bu inançla bu alanda biz de çalışmalarımıza başladık. Okyanusta bir damla olarak işe koyulmamız sonucu araştırıyor, okuyor, çalışıyor kısacası üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Belki küçük bir hamle olabilir ama en azından işin ucundan tutulması gerekiyor. Bunun bilincinde olup gerek güvenlik, istihbarat, gerekse asfalt altında kalan şeylerin tespiti, kaybolmuş eşyaların bulunması gibi alanlarda kullanılmak üzere Mayın Dedektörü prototipini tasarladık.

          Metale karşı hassas olan bu devremiz ile yaklaşan metale sesle ikaz vermesi sağlanmıştır. Bobin ve elektronik karttan oluşmaktadır. Bobinimiz toprağa paralel olmak üzere prototipe montajlanacak ve konumunu değiştirdiğimizde toprakta gömülü olan metalin tespiti sağlanacaktır.

          Devremizin test videosunda kutu kola şişesi kullanılmıştır. Ayrıca devremiz değerli maddelerin tespitinde de kullanılabilir.

Önümüzde ki yazılarda ;
Mayın dedektörü nedir ?,
Mayın dedektörleri nerelerde kullanılır ?
Mayın dedektörü nasıl yapılır ?,
ve Mayın dedektörler ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)

// Stabil ve daha duyarlı hale getirebilmek adına çalışmalarımız devam ediyor.
// Mayın dedektörü olarak kullanmak üzere gerçeklenen projemizin prototip haldeki test videosudur.



 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 13 Şubat 2014

 İyi seyirler :)

Kapağı Otomatik Açılan Dizüstü Bilgisayar


         Her şeyin otomatik olduğu şu dünyada neden dizüstü bilgisayarlarımızın kapağı otomatik açılıp kapanmasın ki ? Biliyoruz ki teknolojiyle beraber insanlar belki daha tembel, daha üşengeç hale geliyor belki ama çağa da ayak uydurup hayatımızı kolaylaştırmak gerekiyor. Gücünü hayallerinden ve ideallerinden alan ekibimiz bu konu hakkında da çalışmalara başladı.




          Bugünkü projemizde bu konu üzerinde çalıştık. İlham aldığımız örnek bazı arabaların bagaj kapakları oldu. Bilindiği üzere otomatik açılıyorlar ve bir düğmeye basarak kapanabiliyorlar. Bu yöntemi görünce dizüstü bilgisayarlara böyle bir sitemin yapılabilirliğini tartıştık ve bunu bir bilgisayara adapte etmeye karar verdik.

          Bu iş için hassas motorlara ihtiyacımız olacaktı. Açılışta nerede duracağını bilmesi ve belki de ortamın aydınlığına göre güneş ışıklarından daha az etkileneceği bir açıda sabitlemesi gerekecekti. Tabi bu açıyı kullanıcı değiştirmesi gerekebileceği için hareket esnasında motorlara zarar vermemesi de gerekiyordu. Bunu uygun bir sistem belirlememiz gerekti.


          Hassas motor olarak Servo Motorlar en uygun seçimdi. Çünkü Servo Motorlar çok hassas motorlar olup genelde açısal dönme işlemleri için kullanılır. Bizde dizüstü bilgisayar ekranını istediğimiz açıda çevireceğimizden Servo Motorlar kullandık. Ekranın bilgisayarlara olan bağlantı yerlerine Servo Motorları monte ettik. 

          Kapak belirtilen veya yorumlanarak elde edilen açıya ulaştıktan sonra Servo Motorların milleri kendini geriye çekiyor ve böylece kullanıcının isteğine bağlı olarak el ile istenilen açıya getirilebiliyor. Bu durumda motorlarımız zarar görmüyor. 

Önümüzde ki yazılarda ;
Servo Motor nedir ?,
Servo Motorlar nerelerde kullanılır?,
Servo Motor Uygulaması nasıl yapılır?,
Servo Motorlar nasıl sürülür?,
Otomatik açılan bilgisayar kapağı nasıl yapılır?,
ve Servo Motorlar ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)


// Malesed şu an sadece simülasyon dosyamızı paylaşabiliyoruz. Projemizin simülasyon videosu aşağıdadır.


 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 15 Mart 2014

 İyi seyirler :)

İnsansız Denizaltı - Su Altı Gözetleme Aracı

          Önceki "Bilgisayar Kontrollü Uzaktan Kumandalı Kameralı Araba" yazımızda ülkemiz için üretmek adına Robot Teknolojileri alanında çalışmalarımıza başladığımızı söylemiştik. Bilindiği üzere son yıllarda Robotik Teknolojileri hızla gelişmekte ve her gelişmiş ülke insansız araçlar üretmektedir. Tıptan eğitime kadar her alanda bu cihazlar insanların yerini almaktadır. Hatta son zamanlarda terörle mücadele de aktif olarak kullanmaktadır. İnsan canına verilen öneme bu alanda oldukça sık rastlamaktayız.

          Biz de bunun bilincinde olup gerek istihbarat, gerek hobi, gerek su altı temizleme, gerekse arama kurtarma alanlarında kullanılmak üzere Yerli İnsansız Denizaltı - Su Altı Gözetleme Aracı prototipini tasarladık. Denize indirmeden önce yaptığımız testlerden geçerek kendini kanıtlayan elektronik aksamımız prototip olarak oldukça sert ve zorlu testlerden de alnının akıyla çıktı. Bu kadar stabil çalışmasını ve verimli sonuç vermesini beklemiyordum doğrusu. Ama utandırmadı sağolsun :)

          Proje hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse, kullanım kolaylığı, kolay temin edilmesi ve pratik olması açısından plastik malzemeler kullandık. Dibe batma, su yüzüne çıkma, ileri, geri, sağ, sol hareketlerini motorlar yardımıyla sağlayıp kamera için düzgün görüntü alacak pozisyona getirebiliyoruz. Ayrıca ışıklandırmamız sayesinde 3 açıyı aydınlatarak kamera için uygun görüntü alabiliyoruz. Şimdilik kumandasını kablolu bir sistem üzerinden sağlasakda sualtında çalışabilecek kablosuz bir sisteme çevirmek çok kolay. Daha da geliştirmek ve prototip aşamasından çıkıp daha profesyonel bir sisteme dönüşmesi için araştırmalarımıza son sürat devam ediyoruz.

// Üzerinde çalıştığımız ilk prototipimiz bütün testlerini başarıyla tamamladı :)
// Test videoları yakında yüklenecektir.


 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 28 Ocak 2014

 İyi seyirler :)

Akıllı Ev Otomasyon Sistemi - RF ile Uzaktan Kumandalı Lamba Kontrolü


          Önceki "RF ile Uzaktan Kumanda ile Cihaz Kontrolü" yazımızda değindiğimiz konuyu geliştirerek basit olarak Akıllı Ev Otomasyon sistemi gerçekleştirmeye başladık. Hazırladığımız platform üzerinde görüldüğü üzere lambamız elimizdeki kumanda ile kontrol edilebiliyor.


          Gerekli preamble, senkronizasyon ve şifreleme yapıldığından istenilen sayıda elektronik cihaz uzaktan kumanda edilebilmektedir. İstediğiniz kadar cihazı istediğiniz aralıklarla, uzun mesafelerden açıp kapatma işlemlerini yapabileceğiniz bir sistem. Kulağa hoş geliyor :) Ayrıca menzil mesafesi bir evin bütün odalarını rahatlıkla kapsayacak şekilde ayarlanmıştır.





          Burada dikkatinizi çekmek istediğim konu lambanın sadece kumanda ile kontrol edilmemesi. Diğer yazımızda bir cihazı kablosuz olarak kontrol edebileceğimizi söylemiş ve gerçekleştirmiştik. Ama bu projede lambamız hem üzerindeki anahtar yardımıyla hem de kumandamız yardımıyla kontrol edilebiliyor. Bilindiği üzere kumandalar üzerindeki batarya yardımıyla çalışıyor. Bataryayı minimum düzeyde kullanması için hem yazılımsal hem donanımsal olarak çalışmalarımızı tamamlamamıza rağmen, bataryası bitecek. Yenilenebilir bir enerjiyi şimdilik kullanmadığımız için batarya değiştirmek zorunda kalacağız. Sadece kumanda ile çalışan sistemlerin böyle bir dezavantajı mevcut. Bunu göz önüne alarak, hem normal ev sistemine bağlayıp senkronize edebilmek hem de batarya bitse bile lamba kontrolünü sağlayabileceğimiz bir sistem yaptık.

          Sonucunda hazırladığımız prototip üzerinde RF ile uzaktan kumandalı bir sistemin ev tesisatına senkronizasyonunu sağladık. Anahtarın takıldığı sıvaaltı kasanın içine yerleştirdiğimiz alıcı devremiz; verici devresinden gelen komuta göre ışığı yakıp söndürebiliyor. Bunu yaparken ev tesisatını değiştirmediğimiz için aynı zamanda ışığın konumunu değiştirmek için anahtarı kullanabilirsiniz. Sonuç olarak hem anahtardan hem de kumandamızdan lambayı kontrol edebiliyoruz.

// Biliyoruz ki insanları daha da tembelleştirecek bir proje ama karanlıktan korkan insanları da görmezden gelemezdik :)

// Karanlıktan korkan ve geceleri ışığı açana kadar canavarların onu yiyeceğini zannedenler için özel olarak tasarlanmıştır. :)

Önümüzde ki yazılarda ;
RF Teknolojisi nedir ?,
IR Teknolojisi nedir ?,
RF ve IR farkı nedir ?,
Projelerimde IR mı RF mi kullanmalıyım?,
RF ile uzaktan kumandalı devre nasıl yapılır?,
RF ile uzaktan kumandalı cihaz kontrolü nasıl sağlanır ?,
Akıllı Ev Otomasyon Sistemi nasıl yapılır ?,
Akıllı Ev Otomasyon Sistemi - RF ile Uzaktan Kumandalı Lamba Kontrolü nasıl sağlanır ?,
ve RF ile cihaz kontrol etmek ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)



 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 4 Kasım 2013

 İyi seyirler :)

RF ile Uzaktan Kumanda ile Cihaz Kontrolü

     
          Tarihte televizyonun icadı kadar televizyon kumandasının icadı da önemlidir :) Kumanda kaybolduğunda televizyon üzerinden kontrol etme gibi bir seçeneğimiz olmasına rağmen kumandayı ararız ki gerçekten kolaylık sağlıyor bize. Sağlığa uzun vadede ki zararlarını saymazsak ve insanları daha üşengeç yaptığı gerçeğini görmezden gelirsek gerçekten önemlidir kablosuz kontrol sağlayan cihazlar.

       

         Hayatı kolaylaştıran, gerçekten kullanışlı cihazlar bizim hep ilgimizi çekmiştir. Haliyle kablosuz sistemler de ilgimizi çekti ve bu yönde bir çalışmaya başladık. Bu alanda iki sistem ilgimizi çekti. IR ve RF.

         IR sistemler televizyon, müzik set klima gibi cihazların kumandalarında kullanılan sistem olup, alıcı ve vericinin birbirini görmesine dayalı olan ve daha az mesafelerde çalışan bir sistem olduğundan; daha uzak mesafelerde çalışabilen, alıcının vericiyi görmesine gerek olmayan ve daha kullanışlı bir sistem olan RF ' i seçtik. Bunun sonucunda uzun menzilli, istediğimiz aralıklarla çalıştırabildiğimiz, açıp kapatma, belirli süre ile açma, otomatik zamanlayıcılı kapatma gibi ek özelliklerin bulunduğu ve şimdilik 10 Ampere kadar cihazları kontrol etmekte olup, çıkış gücünü ayarlamak tamamen elimizde olan bir kartın altyapısını hazırlayarak prototipini gerçekledik.

          Kablosuz olarak cihazları uzaktan kontrol etme proje protitipine ait video aşağıda ama öncesinde kısaca bahsetmek istiyorum. Bu proje ile televizyon, müzik seti, klima gibi elektronik eşyalarda kullanılan IR Sensör teknolojisini kullanmadan, RF sistemini kullanarak yani alıcı vericiye görmeden de çalışacak düzeyde tasarlanmıştır. Gerekli preamble, senkronizasyon ve şifreleme yapıldığından istenilen sayıda elektronik cihaz uzaktan kumanda edilebilmektedir. İstediğiniz kadar cihazı istediğiniz aralıklarla, uzun mesafelerden açıp kapatma işlemlerini yapabileceğiniz bir sistem. Kulağa hoş geliyor :) Ayrıca menzil mesafesi bir evin bütün odalarını rahatlıkla kapsayacak şekilde ayarlanmıştır.

// Karanlıktan korkan ve geceleri ışığı açana kadar canavarların onu yiyeceğini zannedenler için özel olarak tasarlanmıştır.  :)

Önümüzde ki yazılarda ;
RF Teknolojisi nedir ?,
IR Teknolojisi nedir ?,
RF ve IR farkı nedir ?,
Projelerimde IR mı RF mi kullanmalıyım?,
RF ile uzaktan kumandalı devre nasıl yapılır?,
RF ile uzaktan kumandalı cihaz kontrolü nasıl sağlanır ?,
ve RF ile cihaz kontrol etmek ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)


 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 3 Kasım 2013

 İyi seyirler :)

Havaya Yazı Yazma Projesi

       
          Elektronik kendisiyle ilgilenmeyen bir insana her ne kadar karmaşık gelse de aslında eğlenceli bir alandır. Tabi işin içinden çıkamadığımız, sorunu çözemediğimiz, bütün projeyi askıya alacak kadar zor durumda kaldığımızda aynı şeyi düşünmeye biliyoruz ama tabi ki istisnai bir durum bu. Bu yüzden sitemizde yeni bir kategori açmayı uygun bulduk.                              
                                 "Eğlenerek Kodlamak :)"



          Bu bölümde Elektroniği sevdirmeye yönelik diğer projelere göre daha ilgi çekici, daha görsel, daha hoş projeleri paylaşmayı düşünüyoruz. Havaya yazı yazma projemiz de bunlardan birisi.

          Elektroniğin içinde olan birisi bu projenin ne kadar popüler olduğunu bilir. Mesleğe yeni başlayan arkadaşların yaptığı devrelerdendir. Hatta işi ilerletip fanların üstünde yazılmış çeşitleri de oldukça sempatiktir. Biz de ufak bir rica üzerine gerçekleştirdiğimiz havada yazı yazma projemizi tanıtıyoruz. Bir an önce teslim etmemiz gerektiği için fazla oynamadan hediye ettik. Test videosunu tek renk ve basitçe, fazla animasyon olmadan gerçekledik.

// Farklı renkte ve şekilde yazı yazmak elimizde olmasına rağmen en basit halinde havaya yazı yazma projemiz :)

Önümüzde ki yazılarda ;
Hobi devreleri ile ilgili bir çok devreye bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)



 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 14 Ekim 2013

 İyi seyirler :)

USB ile 2x16 LCD Ekrana Yazı Yazdırma Uygulaması

          USB Kontrollü Arayüz tasarımlarımıza devam ediyoruz. Bu projemizde bilgisayardan çevresel birim aygıtlarına veri gönderme çalışmalarımızın ilk sonuçlarını aldık.

          USB protokollerini kullanarak Visual C# diliyle hazırladığımız arayüz uygulamamızdan girdiğimiz herhangi bir veriyi kart üzerindeki LCD ekranına gönderebiliyoruz. Eklediğimiz animasyon efektleriyle sağa ve sola kaydırma işlemleri, daktilo gibi yazı yazma gibi efektler yapabiliyoruz.

          Bu uygulamamızda temel olayları incelediğimizden sadece LCD ile iletişim kurduk. Projenin geliştirilme aşamasında ses tanıma projemizle birleştirip söylediğimiz kelimeleri ekrana aktaracak. LCD ' den veriyi okuyup cihazlarımızı uzaktan kontrol edebileceğiz.

          Bunlara ek olarak karakter LCD yerine bağlayacağımız grafik LCD ile menü uygulamaları tasarlayıp, hem cihaz üzerinden hem de Arayüz aracılığıyla sistem kontrollerinde başka bir boyuta geçeceğiz. Proje şimdilik USB'den çalıştırılıyor. Ama ilerleyen zamanlarda kablosuz teknoloji RF kullanarak 2 Km menzile kadar cihazları kontrol edebileceğiz.

Önümüzde ki yazılarda ;
USB Uygulaması nasıl yapılır ?,
USB'den LCD'ye nasıl yazı yazdırılır ?,
USB'den char veya string tipinde veri nasıl aktarılır ?,
USB den çalışan reklam panosu nasıl tasarlanır ?,
Grafik LCD nedir ?,
Grafik LCD ile menü uygulaması nasıl yapılır ?,
USB ile grafik LCD nasıl çalıştırılır, kontrol edilir ?,
ve USB ile LCD kontrol etmek ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)



 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 23 Mart 2014

 İyi seyirler :)

Bir Haftalık İstatistik : 2023 kişi




16 Mart 2014 tarihinde kurulan sitemizi ilk bir haftada 2023 kişi ziyaret etti. Bu ilgiyi gösteren, destek olan, bu anlamlı sayıya ulaşmada emeği geçen herkese teşekkürü bir borç biliriz. Her şey yeni başlıyor.
Takipte kalın :)

Bilgisayar Kontrollü Uzaktan Kumandalı Kameralı Araba

          Geleceğin kara kutusu robotlar hakkında çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu alanda elle tutulur projeler yapmak adına başladığımız çalışmalar meyvelerini yavaş yavaş vermeye başladı. İlk projemiz olarak kablosuz kameralı bir araç tasarladık. Tabi ilk etapta görsel görüntüsüyle yeteri kadar ilgilenemedik. Çünkü amacımız çalışır bir sistem yapmaktı. Bir dizi ek özellik eklenecek ve şu an ki halinden eser kalmayacağını bildiğimiz için görsel tasarımını belirli özellikleri ekledikten sonra yapacağız.


          Bu projemizde kablosuz olarak ister bilgisayardaki arayüzümüzden, istersek elimizdeki kumanda yardımıyla kontrol edebileceğimiz bir araç yaptık. Üzerindeki kamera yardımıyla ortamdan alınan görüntü bilgisayardaki arayüzümüze aktarılarak ortama ait bilgiler alınmaktadır. Bu projede kablosuz veri alışverişini sağlamak için RF teknolojisini kullandık. Ortamdan etkilenmemesi için üç aşamalı bir sistem ile şifrelemiş bulunuyoruz. Uyandırma, senkronizasyon ve uygun şifre ile üç aşamalı bir şekilde haberleşmeye geçmesi bize sorunsuz bir iletişim sağlıyor.





          Aracımızın kumanda paneli USB protokolünü kullanarak bilgisayara bağlayıp, yeni bir donanım olarak tanıttıktan sonra; girişine şifre koyduğumuz, sadece belirli kullanıcıların programın belirli özelliklerini kullanabildiği programımıza bağlanıyoruz. Kamera görüntüsü geldiğinde aracımız hazır durumdadır.



          Programı kısaca anlatmak gerekirse, programda anlık olarak görüntü alma, video kaydetme gibi ek özelliklerin yanı sıra klavye veya fare üzerinden kontrol özellikleri eklenmiştir. Kamera görüntüsü üzerinde oynama ve zoom yapma gibi ek özelliklere sahiptir. Oyun konsolu (joystick) ile tam işlevli bir kontrol methodu üzerindeki testlerimiz devam ediyor.

          Bu yöntem ile kolay bir şekilde temin edilebilecek malzemeler ile, yazılımsal güvenliğin gerçekleştirildiği bir bilgisayar kontrollü kablosuz araç tasarlamış olduk.

// Arabayı kapalı alandaki hızına ulaşıp kontrol etmek biraz güç olduğundan test videomuzu sadece motor hareketlerini görmek üzerine basit bir platform üzerinde yapmış bulunuyoruz.
// Eşlik eden müzik Hint filminden bir parçadır :)

Önümüzde ki yazılarda ;
USB Uygulaması nasıl yapılır ?,
Kablosuz görüntü nasıl aktarılır ?,
Kablosuz cihaz teknoloji nelerdir?,
Kablosuz cihaz teknolojisi güvenli midir?,
Uzaktan kumanda edilebilen araç nasıl tasarlanır?,
Uzaktan kumandalı kameralı araçta olması gereken özellikler nelerdir?,
Kablosuz araçlar ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)


 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 14 Ekim 2013

 İyi seyirler :)

USB ile Ses Kontrollü Motor Uygulama Simülasyonu ve Kelimeleri Yazıya Aktarma





          Ses ve görüntü işlemleri üzerine yoğunlaştığımızı, araştırmalarımıza bu yönde devam ettiğimizi diğer yazımızda belirtmiştik. Ses işleme üzerine başladığımız bu alanda; fonetik yapıya duyarlı, belirtilen kelimelere göre işlem yapacak kartımızı tasarladık.

       
          Kartımızın dezavantajlarını görmek, testlerini yapabilmek, ihtiyacımızı karşılayabilecek düzeyde olup olmadığına karar vermek üzere simülasyonunu gerçekleştirdik. Yüzümüzü kara çıkartmadı. Artık "Ses ile Kontrol" projelerimizde kullanmak üzere bir anakartımız ve altyapısını oluşturduğumuz bir arayüzümüz var. Bu şimdilik iyi bir haber.



Kartımızın çalışma mantığına gelirsek;
Kartımız sürekli olarak USB üzerinden bilgisayara bağlanmakta ve gerek arayüz gerekse mikrofon yardımıyla kartımız üzerinden çeşitli cihazların kontrolü sağlanmaktadır. Bu kartımız sayesinde ses ile istediğimiz cihazı kontrol edebilecek aşamaya gelmiş bulunuyoruz.

Arayüzümüzün ek bir özelliği ise, duyduklarını yazıya dökebilmesidir. Bu sayede korunulması istenen herhangi bir cihazı şifreleyebilmekte ve üzerinde biraz daha çalışarak sadece sesli komutlarla bilgisayarı yönetip hatta bir çılgınlık yapıp bilgisayarda görsel oyunlar bile oynanabilir. Bunlar hayal değil, yakın gelecektir :)


Önümüzde ki yazılarda ;
USB Uygulaması nasıl yapılır ?,
Ses işleme mantığı nasıldır ?,
C# da mikrofon hareketleri nasıl okunur?,
C# ile ses kontrol uygulamasının incelikleri nelerdir ?,
C# ile ses kontrol uygulamaları nasıl gerçekleştirilir ?,
Ses kontrollü robot uygulaması nasıl yapılır?,
Ses işleme ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)




Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 8 Mart 2014
İyi seyirler :)

Ses sinyaline göre mimikleri taklit eden robot



          Son dönemlerde robot teknolojilerinde yaşanan gelişmeler, büyük bir hızla devam ediyor. Bu gelişmelerin en önemli ürünlerinden birisi de insansı robotlar. Yüz, mimik, hareket gibi bir çok konu hakkında katedilen gelişmeler oldukça hayret verici. Büyük şirketlerin ilgisini çeken bu alan ve çalışmalar bizim de ilgimizi çekiyor. Ama çok komplike bir sistem olması ve altyapı gereksinimleri bu konudaki çalışmalarımızı oldukça yavaşlatıyor. Ama işin bir ucundan tutmamız ve çalışmalara başlamamız gerekiyor. Ses, görüntü, eklem hareketleri, yapay zeka gibi bir çok alanda belirli bir konumda olmak gerekiyor. Bu bağlamda biz de tek bir alandansa bir çok alanda araştırma yapmayı benimsedik.

          Bu projemizde etraftaki ses sinyallerini, fonotik yapıyı üzerindeki mikrofon yardımıyla veya USB ile bağlandığı bilgisayardaki sesi kullanarak, kendi içerisindeki kütüphaneden yararlanarak uygun bir mimiğe dönüştürülmesi amaçlanmıştır.

Temel olarak çalışma mantığı şöyledir ki;
Potansiyometreler ile uygun ölçüde etraftaki sesi filtreleyerek kalibrasyon yapılan sesi algılamaktayız. Ve algıladığımız sesleri mikrodenetleyicide hazırlamış olduğumuz kütüphaneye göre işleyerek karşılaştırıp kartımıza bağlanan led matristeki uygun ledleri harekete geçirerek uygun bir yüz ifadesi elde ediyoruz.

Daha tam başaramasakta heyecan yoğunluğunun arttığı noktalarda göz kırparak hoş bir efekt vermeyi amaçlıyoruz :)

Hassaslığı sayesinde devremiz hatr-ı sayılır bir çaptaki sesleri de algılamaktadır. Güvenlik alanında kullanılan projelerin mantığını bu sayede anlamış olduk.

// Eşlik eden müzik Hint filminden bir parçadır :)

Önümüzde ki yazılarda ;
USB Uygulaması nasıl yapılır ?,
Ses işleme mantığı nasıldır ?,
Ses taklit edilebilir mi?,
Sesin oluşturduğu mimik hareketleri kontrol edilebilir mi?,
Ses işleme ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)



 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 13 Ekim 2012

 İyi seyirler :)

Kablosuz Hareketli Kamera Uygulaması ve Arayüzü


          Son yazımızda USB ile bilgisayara bağlanan ve yazdığımız arayüzden kontrolünü sağladığımız kartımızı anlatmıştık. Bu bizim için temel bir projeydi. Anakartımızı oluşturmuştuk ve testlerini yapmıştık. Şimdi ise kartımızın ilk icraatı olan Kablosuz Güvenlik Kamerası projemizi anlatacağım.


          Bu projede kablosuz bir güvenlik kamerasını gerçeklemeye çalıştık. Kameramızı kendimizin tasarlayıp gerçeklediği, iki motorun bulunduğu bir platforma sabitledik. Motorların kontrolünü sağlayan anakartımız aynı zamanda alıcı olarak görev yapmaktadır. Bu alıcı kartımız, bilgisayara USB ile bağlanan verici devresiyle RF ile bağlanıp veri iletişimi yapmaktadır. Bilgisayarımızdan kamera için gönderilen koordinat bilgileri, alıcı devresinde matematiksel işlemlere tabi tutarak motorların konumu için anlamlı bir hale getirerek motorları o konuma yönlendiriyor.

          Oyun konsolu (joystick) ve arayüz üzerindeki trackbar'lar ile kamera kontrolünü sağladığımız bu projede, dikey ve yatay hareketi sağlayan motorlara bağlı olan kamerayı istediğimiz şekilde hareket ettirebiliyoruz. Programımızda görüntüyü kayıt altına alma, çözünürlük ayarlama, hassaslık, zoom, anlık fotoğraf görüntüsü alma, fare ve klavye yön tuşları dışında oyun konsolu yardımıyla kamera hareketi sağlanmaktadır. Bilhassa oyun kolu ile motorların hareketini sağlamak oldukça stabil ve eğlencelidir :) Tecrübeyle sabittir :)

 // Windows ekranı için kusurumuza bakmayın, biz de memnun değildik, ama şartlar ve koşullar işte :)

Önümüzde ki yazılarda ;
USB Uygulaması nasıl yapılır ?,
Yaptığımız USB aygıtı bilgisayara nasıl tanıtılır ?,
USB kontrolü kullanarak motor hareketleri nasıl yapılır ?,
USB ile dc motor hareketleri nasıl sağlanır ?,
USB protokolü kullanarak bilgisayara veri aktarımı nasıl yapılır ?
C# diliyle USB uygulamaları nasıl kullanılır ?,
C# ile bilgisayardan karta veri aktarımı nasıl yapılır ?,
C# USB ile RF uygulamaları nasıl yapılır ?,
C# ile kamera görüntüsü nasıl yapılır?,
C# ve USB ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)


 Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 10 Kasım 2012

 İyi seyirler :)

USB Kontrollü ADC Uygulaması ve Arayüzü

          Bir çok proje kontrol edilmek için bir kumanda paneline, giriş için bir birime veya bir bilgisayara ihtiyaç duyuyor. Otonom olmayan projelerin tümü için ise böyle bir komut/kontrol paneli şart. Eğer yer ile ilgili bir sıkıntı yoksa ve gerekli yazılım dilleri biliniyorsa bilgisayar kullanmak çok mantıklı gözüküyor. Bilgisayar ile kontrol için; bir arayüz yazmak ve projemizi iletişim protokollerinden birisiyle bilgisayara bağlanmak gerekiyor.

          Biz de bunu göz önüne alarak tüm projelerimizde kullanmak üzere bir kontrol paneli ve arayüz tasarlamaya karar verdik. Ve bunun sonucunda da araştırmalarımız başladı. Bu yolda ilk hedefimiz bize en uygun protokolü bulmaktı. Bluetooth, Seri iletişim, USB gibi bir çok yolla projemiz bilgisayara bağlanabilir ve bilgisayardan kontrol edilebilir. Araştırırken her şeyi göz önüne alıyorduk. İnternet üzerinden en fazla kaynağa sahip olan şüphesiz ki RS232 ile bağlanan seri iletişim protokolü. Ama gerek hız, gerekse dizüstü bilgisayarlarda bulunmaması, her ne kadar "RS232 to USB" kartlarıyla bağlanabilse de "düşük teknoloji ürünü" gibi geldi bize.

          Biz çok çabuk geliştiği, daha kullanışlı olduğu, ve dizüstü bilgisayarlarda daha rahat kullanılabildiğinden her ne kadar seri iletişim (RS232) kadar dökümanı olmasa da USB protokolünü kullanmayı seçtik. Bunun üzerine çalışmalarımıza başladık. Amacımız USB ile bilgisayara bağlanarak kendi yazdığımız bir program (arayüz) yardımıyla elektronik kartımıza bağlanarak veri iletişimini sağlamaktı. Test birimi için komutların algılanıp algılanmadığını arayüzde göstermemiz gerekiyordu. Bunun için potansiyometre ile ADC ölçümü yaparak görsel olarak programımızda göstermeyi seçtik.

          Artık amacımız belli bir şekilde projemizi yavaş yavaş tasarlamaya başladık. İşlemci olarak PIC 18F2550 yi kullanarak kendimize bir geliştirme kartı tasarladık. Proje aşamalarımız genelde, araştırma, tasarlama, simülasyon ve ardından üretim şeklinde gittiğinden Proteus ISIS yardımıyla devremizi tasarladık. Simülasyon yapmak için yine Proteus'un bize sunduğu Virtual USB adlı uygulamayı kullanarak projemizi sanal bir USB aygıtı olarak bilgisayara tanıtarak bilgisayara bağladık. Tüm testlerden başarıyla geçtikten sonra üretim kısmında son haline getirmiş olduk. Bunu ileriye dönük kullanmayı düşündüğümüz için boyutlarını elimizden geldiğince ufalttık. 3 x 5 cm gibi bir boyutta tüm pinlerin dışarıya çıkartıldığı, bol bol besleme girişlerinin olduğu analog ve dijital sensörlerin bağlanmasına olanak sağlayan, anahtar ve ledlerle desteklenen bir kart geliştirdik.

          Her ne kadar ilk prototipimiz olsa da uzun süre bu kartımızı kullanmıştık.  Kartı tasarladıktan sonra sıra USB üzerinden bilgisayara bağlanmasına geldi. Bir usb uygulaması yapmak istiyorsanız, yaptığınız kartın bilgisayar tarafından tanınması ve arayüz tarafından algılanması için "USBLibrary.dll" , "umng.dll", "hid.dll" gibi USB protokolü için referans gösterebileceğiniz .dll dosyasına ihtiyacınız olacak. Veya kendiniz için yeni bir dll dosyası yazmanız gerekecek. İşte bizim için bir dizi sorunlar silsilesi burada başladı. Bilgisayarımıza; kurulumsuz, Hid ismi verilen tak-çalıştır mantığıyla bir program yazmamız gerekiyordu. Ve kullandığımız işlemciye uygun "64 bit bilgisayarlar için" referans gösterip tanıtabileceğimiz bir .dll dosyası yoktu. Neyse ki bir takım yazılımsal şaşırtmalarla bu sorunu çözüp şimdilik ADC ölçümünü yapabildiğimiz bir sistemi yapmış olduk.  C#dilini kullanarak yaptığımız uygulamamızda ise "TrackBar" ile 100 üzerinden bir değere 8 Bitlik ADC ölçümümüzü bağdaştırdık. Görsel olarak da Analog gösterici ve yükleniyor simgesi olarak destekledik. Aynı zamanda program ile sinyal verme gibi ek özellikleri ekleyerek uygulama mantığını çözmeye çalıştık.

          Potansiyometrenin bağlı olduğu kesmede değişiklik olduğunda USB ile bilgisayara gönderilen verimiz ekranda görsel olarak gösterildi. USB protokolünü başarıyla kullandığımız ilk uygulamamıza ait video aşağıdadır. Video ilk test videosudur. Son haline ait video çekmemiştik.

Önümüzde ki yazılarda ;
Arayüz nasıl tasarlanır ?,
USB Uygulaması nasıl yapılır ?,
Yaptığımız USB aygıtı bilgisayara nasıl tanıtılır ?,
USB protokolü kullanarak bilgisayara veri aktarımı nasıl yapılır ?
C# diliyle USB uygulamaları nasıl kullanılır ?,
C# ile bilgisayardan karta veri aktarımı nasıl yapılır ?,
C# USB ile RF uygulamaları nasıl yapılır ?,
ve USB ile ilgili daha bir çok sorunun cevabını bulabileceksiniz.
Bizi takip edin :)



Proje videomuzun yayınlanma tarihi: 22 Temmuz 2012

İyi seyirler :)

FramaRoot : Android Telefona Tek Tuşla Root

Root Nedir?
     Root işlemi telefonunuzun tüm yetkilerini elinize almanız demektir. Telefonunuzu istediğiniz gibi şekillendirip istediğiniz verilerine ulaşabiliyorsunuz. İsterseniz yeni Romlar bularak telefonunuzu tamamen başka bir telefona çevirebilirsiniz.
     Yeri gelmişken en çok kafaya takılan şey Root ile Rom farkına gelelim. Bunlar aynı şeyler mi, farklı şeyler mi, aralarındaki farklar nedir ?
Root telefonunuzun yetkilerini elinize almanızı sağlar, rom ise tamamen içindeki yazılımın değişmesi demektir.

Root İşlemi
Bu işlem sonucunda telefonum garanti dışı kalırmı?
     Evet root işlemi sonunda telefonunuz malesef garanti dışı kalır.

Rom çeşitleri nelerdir ?
Stock Rom :Telefon üreticisinin kendi hazırladığı rom dur.
Custom Rom : Telefonun kendi üreticisi dışında ki Android geliştiricileri tarafından hazırlanan romlar dır.

Telefonun Stock Rom ' u varken neden Custom Rom kullanayım ? 
     Tamamen insanın kendi beğenisine kalmış bir durumdur. Bazı custom romlar telefonunuzun ciddi manada hızlanmasını, bazıları ise telefonunuzun şarj süresinin uzamasını sağlar. Bazılarınınsa görselliği diğerlerine göre daha iyidir. Yani her birisinin avantajları ve dezavantajları vardır.

FramaRoot Nedir?
     FramaRoot bir android uygulamasıdır, yani bilgisayara ihtiyaç duymadan telefonunuza yükleyerek tek tuşla root yapmanız anlamına geliyor. Kulağa hoş gelse de her telefonu desteklemeyebilir.

FramaRoot için desteklenen modeller
     Desteklenen modeller için buraya tıklayınız.

    Telefonunuzun ismi listede olmasa bile denemenizi tavsiye ederim çünkü ilk kullandığımda benim telefonumda listede yoktu. :)

     Aşağıdaki resimde görüldüğü gibi seçenekler bölümünde superuser, supersu ve unroot diye 3 seçenek var. Supersu veya Superuser ' dan birini seçtikten sonra aşağıdaki Boromir, Faramir, Barahir tuşlarından birine basarak Root işlemini tamamlıyoruz. Bazı telefonlarda bir tuş, bazılarında ise böyle 3 tuş olabilir. Sırayla deniyoruz. Eğer “Failed, try another expoit if avaible (Error #9)” tarzı bir hata alırsak diğer tuşları deniyoruz. Eğer bastığımız halde hata almazsak telefonu yeniden başlattıktan sonra Root ' lu olduğunu göreceksiniz.




Telefon tekrardan garanti kapsamına girer mi?
     Evet eğer seçeneklerden unroot olanını seçip aynı işlemleri yaparsak telefonumuz tekrar garanti kapsamına girer.

Tüm tuşları denedim ama hata aldım?
     Eğer tüm tuşları deneyip yine hata alırsanız program telefonunuz tarafından desteklenmiyor demektir. Onun için Odin programını kullanıp bilgisayardan Root atmamız gerekir. Önümüzdeki zamanlarda
 Odin programıyla Root atma işlemini de anlatacağız.

Not: Yapılan işlemler gayet basittir. İşlemler doğru yapılırsa bir sorun olmaz. Ama işlemler sırasında  oluşabilecek herhangi bir sorun hakkında Drityum.com ekibi olarak mesuliyet kabul etmiyoruz.

Görüntü İşleme : Renk ve Hareketli Objelerin Takibi

          Gelişen teknolojiyle birlikte çıtayı yakalamak adına başladığımız bu yolda, yaptığımız projelerimizin muadillerini yakalaması ve hatta geçebilmesi için yazılım konusunda hatr-ı sayılır bir konumda olması gerekiyor. Bu da projelerimizin; bakması, görmesi ve şartlara göre uygun yorumu yapmasından geçiyor. Yapay zeka, görüntü işleme gibi kavramlar işte de tamda bu noktadan sonra ortaya çıkıyor.

          Üzerinde çalıştığımız konularda öncelikle, projemizin bakması ve daha sonra görmesi gerekiyor. Ki bu yazıldığı kadar kolay olmayan bir şey. Bunun ayrımını yapmak, daha iyi anlamak için sevdiğim bir hikaye var.

Vakti zamanında padişahın birinin ahmak bir oğlu varmış. Padişah belki faydası olur umuduyla oğluna gizli bilimlerin öğretilmesini emretmiş. Memleketin en güzide alimlerinden dersler almış. Gel zaman git zaman icazet alacak dereceye de ulaşmış. Padişah oğlunu imtihan etmek istemiş avucuna akik taşından bir yüzük alıp, oğlunu çağırtmış.
- Ey oğlum yıllarını verdin ve gizli ilimleri öğrendin.
+ Evet babacığım.
- Şimdi seni imtihan edeceğim.
+ Evet babacığım.
- Avucumun için de bir şey saklı, sence bu nedir ?
Padişahın oğlu marifetini göstermeye başlar.
+ Avucunuzun içindeki şey yuvarlaktır babacığım.
- Evet.
- Ortası deliktir babacığım.
- Eveeet.
- Taştan yapılmıştır babacığım.
- Eveeeeet.
der padişah heyecan içinde ve sorar;
- Peki nedir o ?
Oğlan başlar sesli düşünmeye
- Yuvarlak ortası delik taştan, tamam buldum, babacığım bu şey değirmen taşı !
Padişahın oğlu öğrendiği tüm bilgileri kullanarak bakmıştır, ama görememiştir.
Bakmak ile görmek farklı şeylerdir. Görmek baktıktan sonra sana gereken bilgiyi ondan çıkarmaktır.



Şimdi ki teknolojiyle projeler, bilgisayarlar üzerine takılan geri bildirim aletleriyle bakabiliyorlar.
Ama tam istenilen şekilde göremiyorlar. Tabi ki şimdilik. Yakın gelecekte bu sorun halledilecektir.

Halledilecektir de biz hangi konumda olacağız ?
Halletmeye çalışan mı, halleden mi, yoksa sadece izleyen mi ? İşte bu okyanusta şimdilik bir damla olsak da, gereken ivmeyi kazanana dek çalışmalarımıza devam edeceğiz.

Şimdi, burada anlatacağımız bu uygulamamız bakıyor, görmeye çalışıyor, ama daha çok çalışması lazım çok :)

          Görüntü işleme gün geçtikçe daha çok kullanım alanı buluyor. Bu da profesyonel ve amatör olarak insanları bu alana yönlendiriyor.

          Görüntü işlemeyi iki ana aşamada yapmak mümkün.
- Birincisi akıllı kameralarla görüntü işleme yöntemi. Ki bu yöntem hazır kütüphaneleri bakımından daha ileri ve gelişmiş bir yöntemdir.
- Diğer yöntem ise yazılımsal olarak işlenerek yapılan bilgisayar tabanlı görüntü işleme yöntemleri. Biz burada ikincisinden bahsedeceğiz. Bilgisayar tabanlı olması kameraya çok da bağımlı olmadığı anlamına geliyor, akıllı kameralara nazaran daha kısıtlı işler yapılsa da yine de hatr-ı sayılır uygulamalar yapılabiliyor.

          Bu uygulamamızı kısaca anlatmak gerekirse, Microsoft Visual Studio ' da C# dilini kullanarak yaptığımız arayüz sayesinde kameradan aldığımız görüntü, görüntü işleme (image processing) dediğimiz yöntemle işleniyor.

          Sonucunda daha önceden verdiğimiz komutla istenilen rengi bulması, onu bir dikdörtgenin içine alması ve takip etmesi amaçlanıyor. Sadece ona odaklanması ve yeni oluşturulacak görüntüde sadece onu göstermesi isteniyor. Sol tarafta alınan görüntümüz görüntü işleme tekniğiyle işlenip kırmızı nesneyi takip etmesi isteniyor. Sağ tarafta yeni oluşturulacak görüntüde de sadece o kırmızı objeye odaklanılması isteniliyor. Tabi istenilenler bunlar ama bu uygulamamız ufak tefek ek özellikler ile daha fazlasını bize sunuyor.

          Bu proje ile yapabileceğimiz şeyler şimdilik kısıtlı. Ama renk ve nesne tespiti yapabiliyoruz. Tespit ettiğimiz objelere odaklanabiliyoruz, sadece onları gösterebiliyoruz. Kullandığımız kameraya göre daha da geliştirebiliriz. Veya görüntü işlemede kullandığımız yöntemi değiştirerek stabilitesini artırıp daha gelişmiş bir takip aracı yapabiliriz. Yaptık da. Takipte kalın :)

          Bu uygulama, amacımıza yönelik, bilinçli olarak yaptığımız ilk uygulamaydı. Tabi video yayınlandıktan sonra başka uygulamalarda kullanılmak üzere geliştirildi. Görüntüde ki halinden eser yok şimdi :)



Proje videomuzun yayınlanma tarihi : 16 Temmuz 2012

İyi seyirler :)





Odin Programı ile Root İşlemi


Odin Nedir ve Niçin Kullanılır?
     Odin isimli program genellikle Samsung markalı akıllı telefon ve tabletlerde cihaza Root atma, cihazın sürümünü yükseltme işlemlerini gerçekleştirdiğimiz bir programdır. Biz bu programı sadece Root atmak için kullanacağız. Root işleminin ne olduğunu FramaRoot konu başlığı altında bahsetmiştik. Yine de Root ile alakalı kısaca bahsedecek olursak; Root telefonumuzun tüm yetkilerine sahip olmamızı sağlar. Ama tekrar hatırlatmakta fayda var; bu işlem telefonumuzu garanti dışı bırakır.

Odin ile Root Atma İşlemi
 İlk olarak telefonumuza ait driverları bilgisayarımıza yüklüyoruz.

Telefon driveri nedir nereden bulunur ?
     Telefon driverları belirttiğimiz programı kullanabilmemiz için bilgisayarımıza telefonumuzu tanıtmamızı sağlar. Telefonumuza ait driverları telefonumuzun internet sitesinden indirebiliriz. Eğer telefonumuzun internet sitesinde bu konuda herhangi bir bilgi yoksa internete telefonumuzun modelini yazıp sonuna "Usb driver" yazıp atarak bulabiliriz. Örneğin ; "Samsung S3 Usb driver" ..
Şu an için telefonumuzun bilgisayara bağlamadan işlemlerimizi yapıyoruz.
Daha sonra Odin adlı programı internetten indirip bilgisayarımıza yüklüyoruz. Odin adlı programı indirmek için buraya tıklayabilirsiniz.
Telefonumuza ait Root dosyasını telefonumuzun modelini belirterek internnetten aratıyoruz. Gözümüze hoş gelen, özelliklerini beğendiğimiz bir Root dosyasını indiriyoruz. (Uzantısı .tar .md5 .smd şeklinde olmalıdır.)
Gerekli dosyaları indirdikten sonra Odin adlı programızı kurup çalıştırıyoruz.
Dikkat : Hala telefonumuzu bilgisayara bağlamadık.
Telefonumuzun Usb hata ayıklama modunu açıyoruz. (Ayarlar > Geliştirici Seçenekleri > Usb Hata Ayıklama )
Usb hata ayıklama modunu açtıktan sonra telefonumuzu kapatıyoruz.



Odin Programına ait Arayüz

Auto Reboot ve F. Reset Time kutucuklarını işaretliyoruz.
Odin adlı programda PDA yazan butona tıklıyoruz ve indirdiğimiz Root dosyasını seçiyoruz.
Daha sonra telefonu Recovery Modunda açıyoruz. ( Örneğin; Ses kısma tuşu + Ev tuşu + Güç tuşu )
Bu işlem telefondan telefona farklılık gösterir bu yüzden kendi telefon modeline uygun olanı internetten bulup Recovery Modunda açmalısınız.
 Eğer warning yazısı çıkarsa "Continue" işlemini seçip devam ediyoruz.


Telefonun Recovery Modundaki Görünümü 

Telefonumuz Recovery Modunda açıldıktan sonra Usb ile bilgisayara bağlanır.
Odin programı telefonu tanırsa, alttaki resim gibi sol tarafta bulunan ID:COM sarı renkli oluyor.


Son aşama

Start butonuna basıp işlemi başlatıyoruz. Bu işlem esnasında telefona dokunmuyoruz. Biraz beklememiz gerekiyor. Telefon yeniden başlayacak. Telefon yeniden başladığında Root işlemi tamamlanmış demektir.

Desteklenen modeller:
Desteklenen modelleri görmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Takıldığınız bir yer olursa, veya beklenilenin dışında bir ekranla karşılaşırsanız bize sorabilirsiniz.

Not: Yapılan işlemler gayet basittir. İşlemler doğru yapılırsa bir sorun olmaz. Ama işlemler sırasında  oluşabilecek herhangi bir sorun hakkında Drityum.com ekibi olarak mesuliyet kabul etmiyoruz.

Megacity Havaaracı

          Mini Cooper ile aynı boyutta ve 2 kat hızlı. Megacity Havaaracı şehir içi taşımacılıkta trafiğin karşısında en büyük koz olarak sahneye çıkacak gibi görünüyor. Biofiber bio plastik iskeleti sayesinde kuş kadar hafif ağırlığıyla yakıt konusunda oldukça cimri duruyor. Çift elektronik hidrolikli motorları sayesinde 200 kg'a varan ağırlıkları rahatlıkla taşıyabiliyor.






UCV Şehir Otomobili

UCV otomobili geleceğin devasa şehirleri için dizayn edildi.
Bu elektrikli araçların sahip olduğu kompakt boyut,geniş içyapı , süper esnek ve tabi ki de zarif gövde dizaynı bu aracın öne çıkan özellikleri...
Sahip olduğu benzersiz yenilikçi motor sistemi sayesinde aracı yana hareket ettirmek istediğimizde aracın tekerlekleri 90 derece dönebilmektedir.
Paralel park özelliği aracınız için oldukça kullanışlı bir özellik değil mi?
Aracın tasarımcısı olan Danimarkalı Niels Grubak Iversen ve Marcus Hannibal tasarladıkları araçlar için şu açıklamada bulunuyorlar:
Bu araç küçük görünmesine rağmen bagajsız 4 veya bagajla birlikte 2 kişi taşıyabilmektedir.

işte bu araç UCV.







Ekip Üyeleri



                                Yusuf Kaya
          Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Elektronik Mühendisliği bölümünde okuyorum. Lise ve öncesinde Elektrik ve Elektronik ile iç içeydim. Arayüz tasarlama, Görüntü işleme ve Robotik başlıca çalışma alanlarımdır. Üniversite yıllarında bireysel olarak kendimi geliştirmek, bir şeyler üretmek adına projeler geliştirirken benim gibi düşünen arkadaşlarımla bu ekibi kurma kararı aldık.

          Ülkemizde yeterli önem verilmeyen araştırma ve geliştirme ortamının oluşmasına katkıda bulunmak amacıyla, uzun yıllar bu heyecanı koruyarak sizlere ve ülkemize hizmet vermek tek gayemdir.

                            yusuffyk@hotmail.com


         
                          Bünyamin Söğüt
          Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Elektronik Mühendisliği bölümünde okuyorum. Üniversiteye başladığım yıllarda Android teknolojisine merak salarak bu yönde araştırmalar yaptım.

          Üniversiteye kadar ki hayatımda elektronik ile ilgili tecrübem yoktu.Ccs'de PIC programlama,C# ile arayüz geliştirme gibi konular üzerinde çalışmaktayım. Drityum Ekibi olarak Elektronik alanında projeler üretmek adına çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.

                     bnymnsgt@gmail.com



                            Nuri Selçuk 

          Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Elektronik Mühendisliği bölümünde okuyorum. Teknolojik gelişmeler tüm yaşantım boyunca ilgimi çekmiştir. Bunun sonucunda seçtiğim bu meslekte devre tasarımının yanı sıra yazılımda da kendimi geliştirmeyi hedefliyorum.

          Drityum Ekibi olarak çıktığımız bu yolda ülkemiz için hem elektronik hem yazılım olarak hizmet vermeyi amaçlıyoruz. Tüm dünya gibi Robotik alanının yanı sıra çeşitli projeler için Arayüz tasarlamak önceliğimizdir.

                           nr.selcuk@gmail.com 





Drityum - Elektronik alanında faaliyet göstermek üzere, 16 Mart 2014 tarihinde kurulmuş, aynı duyguyu paylaşan bir avuç mühendisten oluşan bir ekiptir.
Ülken için Üret !

Alstom Tramvay

Kolay bir seyahat yolu olarak tüm şehri tramvay ağıyla bağlamak en uygun yöntemdir.Küçük ve uygun,tramvaylar yolda giden birer otobüs gibi.Aşağıda Alstom firmasının ürettiği tramvay modellerini görmektesiniz.




AvA 02 Serafim

Ultra zenginler için hobiler limitsiz banka hesapları gibi.Tasarımcı Timon Sager geleceğin elit sınıfına ilerde hobilerinin sadece garajdaki lüks otomobiller değilde daha ileri bir seviyeye taşınacağını söylüyor.Mesela kendi özel jetleri . AvA 02 Serafim adını verdiği özel jet askeri savaş uçaklarından esinlenerek tasarlanmış ve böylece daha estetik bir görünüme kavuşmuş.Burada kırmızı renklisini gösteriyoruz buda herhalde adrenalin tutkunları için vazgeçilmez bir renk olacaktır.